Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) ve sanayi iş birliği toplantısı gerçekleştirildi. Lavanta Tepesi Otel’de düzenlenen toplantıya Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, rektör yardımcıları, danışmanları, MAKÜ Genel Sekreteri, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik, KOSGEB İl Müdürü Davut Tolga Uğur, MAKÜ Teknoloji Transfer Ofisi Müdürü, MAKÜ-BAKA Teknokent Müdürü, alanında uzman akademisyenler, bölgenin önde gelen sanayici ve iş insanları katıldı.
MAKÜ ile Burdur’un önde gelen sanayi kuruluşları arasında, akademik ve öğrencilerin staj eğitimi ile ilgili ilişkilerin güçlendirilmesi, sağlam bir iş birliği tesis edilmesi, eğitim ve Ar-Ge faaliyetleri alanında bilgi ve deneyim paylaşımı ve ortak çalışmalar yapılması amaçlarıyla gerçekleştirilen toplantıda, ilk olarak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik bir konuşma yaptı.
Başkan Keyik, üniversitenin kurulmasına karar verilmesinden itibaren sivil toplum kuruluşları başkanları olarak ellerinden geleni yapmak istediklerini, diğer STK başkanlarının da destek verdiğini ve o günlerden bu yana 17 yıl gibi kısa bir sürede altyapısını tamamlayarak, 37 bin öğrenciye eğitim ve öğrenim veren, Türkiye’de iyi bir sıralamaya girmiş bir üniversitede olduklarını belirterek, “Rektörümüz Hüseyin Dalgar hocam sayesinde böyle bir toplantı düzenledik. Bu üniversitenin sadece 37 bin öğrenciye eğitim öğretim vermekten öte, il genelinde ilimize, ilçelerimize pansiyonculuktan restorancılığa, kafecilikten kırtasiyeciliğe kadar her türlü ihtiyacında ekonomik katkı sağlayan bir üniversitemiz var. Artık biz eğer belli bir yere gelmiş bir üniversiteye sahipsek, Burdur’da bölgemizde ve ilimizde her alanda tarımdan, turizme, sanayiye kadar ne yapabiliyorsak bunları ortaya koymamız lazım. ‘Artık iyi bir akademik altyapıya ve fiziki altyapıya sahibiz, bunları bu millet için, bu şehir için kullanmamız lazım’ diyen, samimi ve kararlı düşünceleri olan bir hocamız var. Ticaret ve Sanayi Odası olarak MAKÜ-BAKA Teknokent kurulduğu günden bu yana yönetim kurulu üyeliği yapmaktayım. MAKÜ’den akademisyenlerimizin fikirlerinden yararlanalım. Atadan dededen gördüğümüz şekilde yönettiğimiz firmalarımızı uluslararası düzeye getirebilme şansımız çok zor. Burada böyle bir akademik destek varken, bu destekten yararlanıp işletmelerimizi sürdürülebilir rekabet edebilir duruma getirmemiz gerekiyor. Burdur, Antalya-Isparta ve Denizli üçgeninde yer alan bir şehir. Gençlerimiz diğer illere göç ediyor. Bunların önüne geçmemiz ve bu nedenle de akademik destek almamız gerekiyor. Girdi maliyetlerini düşürmek ve verimliliğimizi artırmamız şart. Bunları başarabilmek için MAKÜ ile iş birliği içinde olmalıyız. Bu güzel fırsatı değerlendirelim,” ifadelerini kullandı.
Daha sonra Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ömer Çatal bir konuşma yaparak TTO’nun çalışmalarını ve Üniversite ile Sanayi İşbirliği Politikasını anlattı. Uygulamalı eğitim modeli, bölgenin kalkınmasını hedefleyen projelere verilen destekler ve bölgedeki KOBİ’lere sağlanan hibe destekleri hakkında bilgi veren Müdür Çatal, “Bölgemiz ve ülkemizin özel sektör işletmelerinin, kamu ve sivil toplum kuruluşlarının üniversitemizin bilgi birikiminden faydalanmaları ve sürekli işbirliklerinin oluşturulmasına destek vermek için TTO’ya başvurmaları yeterlidir. Bizler, bilgi birikimimizi ve sağlanan destekleri sonuna kadar kullanmaya hazırız,” dedi.
KOSGEB İl Müdürü Davut Tolga Uğur da bir konuşma yaparak desteklerini açıkladı. “KOSGEB olarak üniversiteyle sürekli iletişim, işbirliği ve çalışma içerisindeyiz,” diyen Müdür Uğur, “Destek programlarımızda üniversitelerimizin ve hocalarımızın çalışmalarımızın içerisinde yer almasına özellikle özen gösteriyoruz. Destek programlarımızdaki kurullarımızda hocalarımızın yer almasını ve işletmelerin sunduğu projelerin değerlendirilmesinde ve proje sonrası izlemelerinde görev almalarını istiyoruz,” dedi.
Konuşmasının devamında KOSGEB’in sağladığı desteklerden bahseden Müdür Uğur, “Yeni açıklanan bir destek programımız var. Sanayide yeşil dönüşüme destek ve işletme sınırları içinde kalan özellikle çatı güneş panel sistemlerine yönelik destek sağlıyoruz. Bu, KOSGEB tarihinde sunulan en yüksek limitli destektir. İşletme başına 14 milyon TL’ye kadar çatı panel sistemlerini destekleyebiliyoruz,” diyerek projenin detayları hakkında bilgi verdi.
Bu Üniversiteye Ait Olan Her Şey Aynı Zamanda Burdurluların!
Toplantıda son konuşmayı yapan Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, Türkiye’ye örnek olabilecek bir model olan 3+1, 6+2 ve 7+1 eğitim modelleri ile sektöre hazır elemanlar yetiştirdiklerini ve öğrencilerin mezun olduktan sonra çalışmaya başlamada hiç zorluk çekmediklerini aktararak, “İlk günden itibaren samimiyetle söylediğimiz bir şey var: Her şeyden önce biz Burdur’un evladıyız ve bu milletin yetiştirdiği insanlardan şu an bize verilen sorumluluk gereği bu görevimizi yapıyoruz. Ancak Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Burdur’da bulunan herkesin ortak değeri, ortak kurumudur. En az benim kadar üniversitede hak sahibi olduğunuzu düşünüyoruz. Bu anlayış çerçevesinde, sizlerin ve bizlerin verdiği vergilerle finanse edilen kamu imkanlarıyla oluşturulan bu altyapı ve birikim, sizler tarafından sonuna kadar kullanılmalıdır. Burada, devletin imkanlarıyla, bugünün parasıyla milyonlarca dolar harcanarak kurulmuş altyapılar, laboratuvarlar ve 1100 akademisyen, idari personel dahil toplam 2 bin çalışanımız, 35 akademik birimimiz, fakültelerimiz, yüksekokullarımız ve 37 bin kayıtlı öğrencimiz var. Bu büyük organizasyondan Burdur’umuzun daha fazla yararlanmasını istiyoruz. Yaptığınız işler kutsal; istihdam ve katma değer üretiyorsunuz, vergi ödüyorsunuz ve bu ülkenin gelişimine katkıda bulunuyorsunuz. Eğer siz bu işlerle meşgul olmazsanız, ülkede kamu finansmanı da sağlanamaz. Artık babadan kalma yöntemlerle küresel ekonomide rekabet etmek çok zor. Sezgilerle değil, veri ve bilgiyle karar vermek zorundayız. Her şeyi ölçmeli ve raporları okuyabilen veya okuyan insanları yanımıza almalıyız. Yıllardır üniversite-sanayi işbirliğinden bahsediyoruz; beraber çalışalım diyoruz ama sonra rutin işlerimize dönüyoruz. Rutin gündem bizi alıp götürüyor, uzaklaştırıyor. Bu yüzden, üniversite-sanayi işbirliğini gerçekten hayata geçirecek bir mekanizma üretmeliyiz. Teknoloji Transfer Ofisimiz var; üniversitedeki bilgi ve teknolojiyi sanayiye transfer etme görevi üzerinde çalışıyor. Bu üniversitenin her şeyi Burdurlularındır,” şeklinde konuştu.
Uygulamalı Eğitim Modelini Türkiye’de Uygulayan İlk Üniversiteyiz
Türkiye’de uygulamalı eğitim konusunda öncü olan Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, dört yıllık üniversite eğitiminin son sınıfında öğrencileri tamamen iş yerine uygulamalı eğitime gönderiyor. Öğrencilerin sigortasını üniversite olarak biz üstleniyoruz. Böylece, teorik ve akademik eğitimlerini tamamlamış bir öğrenciyi bir yıl boyunca çalıştırabiliyorsunuz. Bu modeli Türkiye’de ilk uygulayan üniversite olarak, Yükseköğretim Kurumu (YÖK) yaklaşık 5 yıl sonra diğer üniversitelere bu modeli uygun bölümlerde uygulamalarını tavsiye etti. Bu, Burdur’un Üniversitesi ve Burdurlular için büyük bir gurur kaynağıdır. Bugün açıklanan Dünya Üniversiteler sıralamasında 187 sıra birden yükseldik. Bu sıralamaya giren Türkiye’deki üniversitelerde, geçen yıl 91. sırada olan üniversitemiz bu yıl 74. sıraya yükseldi. Sizlerin desteğiyle birlikte üniversiteyi hepimizin gurur duyacağı bir noktaya taşıyacağız,” şeklinde konuştu.
Toplantı, karşılıklı fikir alışverişleri ve iyi dileklerle sona erdi.